23 Ağustos 2012 Perşembe

Yaş 18 & Hayatın Adaleti ...


Her yaşın ayrı bir güzelliği var elbet. Ama 18 ayrı.. Duruşu farklı bir kere. Baksana ne de ihtişamlı duruyor "ONSEKİZ" .

Herkes için farklı bir anlamı vardır 18'in. Kimi için "küçük sırlar", kimi için "arka sıradakiler"dir. Kimi için adam kimi için madam olmaktır, kimi için ehliyet almaktır, kimisi için ise pek çok deneyimin yaşıdır. Aslına bakarsan yolun da başıdır. 18 için herkes farklı hayaller kurar. O yüzden 18'in kutlaması da başkadır. Ne 17 ne de 19 gibidir 18'in kutlaması. Kimi babalar çocuklarına araba sözü verirler. Kimi kızlar daha kadındır artık. Dedim ya farklıdır herkesin 18'i. Başlasak yazmaya günler sürer, o sebeptendir ki uzatmaya da gerek yok azizim. Benim derdim bu güzellikleri yaşa(ya)mamışlarla. Onlar bilmezler 18 nedir, kimdir ? 17 ile 18'in bir farkı yoktur, giden yaştan gidiyordur o sebepten aldırmazlar. Kimisi küçük yaşta ekmek derdine düşmüştür 18 olmadan omuzlarında koca ailenin yükü, babası yoktur " reis " olmuştur ufak yaşta. Kimisi oku(ya)mamıştır, 18'i geldiğinde asker uğurlanmıştır ana ocağından. Kimi de vardır ki 13-15 bakılmaksızın dedesi yaştaki adamlarla(!) mal, mülk uğruna gelin gönderilmiştir. Bunlardan sonuncusu hariç anormal gelen ne var diye sorabilirsiniz.

Anormal olan şey hayatın adaletsizliği.

Çünkü şans denen şey bana göre 40'ından sonra kimsenin kapısını çalmıyor. Bir insan doğuştan ya şanslıdır ya şanssızdır. İnsan kendi şansını kendi yaratır diye bir şey de yoktur! O fırsattır, değerlendirmesini bilen değerlendirir.

Şanslı olanlar, paragrafa giriş yaptığım gibi olanlardır. Onlar hayatta kalmak için extra gayret göstermek zorunda değillerdir. Aynı şekilde hayatlarını sürdürmek için de fazladan çaba göstermelerine gerek yoktur çünkü zaten raylar önceden dizilmiştir bunlar sadece üzerinde gidebilseler yeterli olacaktır.

Gelelim şanssız olanlara. Bunlar garibandır, hayatın beş kardeşini daha doğmadan yemiş, bahtı karalardır. Öyledir ki, bazen ne kadar çabalarlarsa çabalasınlar boştur, işe yaramaz. O iş olmayacaktır.

Yazarın notu :

Yazıyı yazmayı düşündüğüm ile bitirip tekrar okuduğumda düşündüklerim çok farklı. Anlatmak istediğim olay bir kıskançlık değil, dünyanın adaletsiz düzeni. Örneklerle olayı trajik hale sokmak istemedim.

Sevgiler, saygılar